25 Şubat 2015 Çarşamba

Dodo Kuşlarının İlginç Yaşam Hikayesi...

    İlginç görünüşleri, tombul bedenleri, 1 metreye ulaşan boyları ve 20 kilo civarındaki ağırlıkları ile; devasa bir tavuk düşünün çünkü Dodo Kuşları (Dodo Bird) da uçamıyordu. Geçmiş zaman kullanıyoruz çünkü malesef soyları 17. Yüzyılın sonlarına doğru tamamen tükendi.
    Uçamadıkları için yuvalarını genelde yerlere yapan ve meyvelerden besin kaynağını sağlayan bu ilginç kuşların soyu tamamen insanlar yüzünden tükenmiştir. Cüssesinden dolayı saklanma olanaklarının kısıtlı olduğu ve uçamadıkları içinde çok hızlı kaçamamaları sonucu avlanarak soyları tüketilmiştir. Günümüzde eğer hala yaşıyor olsalardı en azından bakımevileri kurularak üretilebilir ve tehlikenin önüne geçilebilirdi. Ancak 16. yüzyıl zamanlarında herkes avcılık peşinde ve kaynaklar kısıtlı, koloniler sürekli savaş halinde olduğu için et kaynağı olarak zavallı Dodo Kuşları kullanılmış.
    Dodo Kuşlarının günümüze ulaşan hikayesinde; Dodolar eski dönemlerde yaygın olarak birçok yerde yaşayabiliyor ve karşılaşılabiliyorlardı. Fakat Mauritius Adası nda Dodo Kuşlarının özel bir yeri vardı burada adanın simgesi haline gelmişlerdi. Zaten yumuşak başlı ve uyumlu olan bu güzel canlılar diğer canlılar ile anlaşarak adada yaşamlarını sürdürüyorlardı. Rahat hayatlarında tehlikelerden uzak bir şekilde yaşayan Dodo Kuşları, Mauritius Adası insanlar tarafından keşfedildiği zaman ilk kez 15. yüzyılın sonlarına doğru insanlarla karşılaştılar ve tehlikenin ne anlama geldiğini öğrendiler.
   Dodo Kuşları malesef pek de parlak zekalı hayvanlar olmadığı için insanlar onları çok kolay yakalayabiliyorlardı. Hatta insanlar beraberlerinde adaya köpek, kedi ve domuz gibi hayvanlar getirdiler ve bu hayvanlarda yerlerdeki Dodo Kuşu yuvalarını talan edip, tüm yumurtalarını yok ettiler. Ve insanlar sadece yemek kaynağı gözüyle baktıkları bu 1 metrelik kuşları acıktıkça avlayıp, yediler. Son derece savunmasız olan Dodo Kuşları uçamadıkları gibi bir de hantal yapılarından dolayı koşamıyorlardı. Bu yüzden insanların bu kuşları yakalaması için tuzak kurmasına dahi gerek kalmıyor, kafalarına vurdukları sopa darbeleriyle kolayca öldürebiliyorlardı.
    Hayvanseverlerin ve tarihçilerin son derece itici ve ilginç bulduğu olay; 2 asır içinde tüm Dodo Kuşu Nesli nin büyük bir hızla ve acımasızca tüketilmiş olmasıydı. İnsanların yıkıcı gücü bir kez daha doğanın dengesini bozmuş ve dünya üzerinden bir ırkın silinmesine yol açmıştı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder