11 Nisan 2015 Cumartesi

Sivas Kangal Köpek Cinsi ve Özellikleri...

    Kangal Köpekleri Türk kökenli olmakla beraber son derece iyi bir bekçi ve çoban köpeğidir. Sivas ın Kangal ilçesinden ismini almıştır.
    Kangal Köpeği Tarihi
    Türkiye de yapılan çalışmalar, Sivas Kangal Köpek Cinsini dünyada bir safkan köpek ırkı olarak tanıtmak üzerinedir. Tarihine göz atmak gerekirse; bu köpek ırkını Türk boylarından Kanglı (Kangar) isimli bir boyun Orta Asya göçleri esnasında getirdikleri düşünülmektedir. Türk boyları göç sırasında yanlarında, at, koyun ve köpek olmak üzere üç şey getirmişler.
    17. Yüzyıldan itibaren de Osmanlı Sultanları bu köpekleri yetiştirmiş ve isimlerine Samson denilmiştir. Kaynaklara göre Osmanlı Döneminde savaş esnasında Yeniçeriler tarafından hem savaşta, hem de askeri işlerde Sivas Kangalından yararlanılmıştır. Samson ismi ise Romalılarca Aslan demektir ve bu heybetli köpeğe bu isim yakıştırılmış, kangalları kullanan savaş birliklerine de Samsoncular denilmiştir.
    Kangal Köpeği Özellikleri
Kangallar genelde çoban köpeği olarak bilinse de aslında bekçi köpeği temasına daha yakın karakterde canlılardır. Çünkü en güçlü özellikleri arasında sahibine duyduğu sadakat ve sevgi sonucu sahibine ait olduğu eşyaları, ya da bir mekanı koruma iç güdüsüne daha yakın olacaktır. Çoban köpekleri genelde tek bir kişiye sadakat duymak yerine sürüyü yönlendirmekle görevlidirler. Bu koruma iç güdüsü ve dayanıklı, güçlü vücut yapılarının ardında çok iyi dövüşçüdürler. Kurt, çakal hatta ayı gibi yabani hayvanlara karşı tehdit oluşturup, korumak için etkin bir dövüş sergileyebilirler. Ancak Kangal köpekleri aile bireyleri ve çocuklar söz konusu olduğunda inanılmaz uysal hayvanlardır ve onlara karşı hiçbir tehlike barındırmazlar. Evliya Çelebi de seyahatnamesinde Kangal Köpekleri için aslanlar kadar güçlü ve iri cüsseli demiştir.

  Büyük bir alanda bakılması gereken Sivas Kangal köpeklerinin her gün egzersiz yapmaya ihtiyaçları vardır. Uzun yürüyüşlerle ya da kısa koşularla egzersizlerini gerçekleştirebilirler. Haftada bir tımarlanmaları ölü derileri atmaları açısından yardımcı olacaktır. Yine aşı ve tırnak bakımlarının yapılması gerekmektedir. Beslenilen yere göre yıkama ihtiyacı olabilir. Ilık hatta serin havalarda dışarıda kalabilirler. Özellikle iş yerlerinde bakabilecekleri yerleri olanların, koruması için beslediği görülür. Evler için tabiki uygun değildir. Ancak belki bahçeli evlerde bakımı sağlanabilir.

8 Nisan 2015 Çarşamba

Dünyanın en Büyük Tavşanı (World' s Biggest Rabbit)

    İsmi Darius olan bu sevimli tavşanın en büyük özelliği Gunnies Rekorlar Kitabına girerek Dünyanın en büyük Tavşanı ünvanına sahip olması.
    Peluş oyuncak gibi görünen Darius 1.3 metrelik dev boyutuyla herkesi şaşırtıyor. Dünyanın en büyük tavşanı olan Darius "World' s Biggest Rabbit" tam 22.2 kilo ağırlığında. Diğer yetişkin tavşanların dahi yanında çok küçük kaldığı devasa tavşan Darius yılda toplam 2 bin adetten fazla havuç ve 700 adet civarı elma tüketiyor.
    Tavşan Darius un sahibi olan Annette Edwards yıllık havuç, elma ve sebze maliyetinin kendisine toplam 5 bin pound a geldiğini olduğunu söylüyor. Ayrıca kızı Mia ile Dairus un yan yana oldukları fotoğraflarda tavşan Dairus dev cüssesiyle neredeyse Mia nın boyuna yakın görünüyor.
    Tam bir evcil hayvan olan dünyanın en büyük tavşanı Darius, aynı ev kedisi gibi kanepede oturup, sahipleriyle televizyon izliyor ve gün içinde birçok havuç tüketiyor. Bir gün boyunca bolca elma, lahana ve 12 adet civarı havuç yiyen sevimli tavşan oldukça masraflı görünüyor. Gerçekten de çoğu köpeğin cüssesinden büyük olan tavşan Darius görenleri şaşkına çeviriyor.
   

3 Nisan 2015 Cuma

Zengin Arapların Vahşi Hayvan Besleme Modası...

    Resimlerde olduğu zengin arapların paranın çokluğundan ne yapacağını şaşırmalarının göstergesi. Bu yeni bir moda akımı haline gelerek, çoğu birbirinden görüp, bu modaya uyma çabasında.
    Vahşi doğaya ait bu güzel canlıları evcil bir köpek gibi tasmaya takarak gezdirme çabaları ve bunun da üzerine bir de çok pahalı arabaları ve besledikleri vahşi hayvanlarıyla verdikleri ilginç pozlar. Hatta aslanlarının ağzına, ellerini, kafalarını koyarak fotoğraf çektirenlerle, kuzuyu parçalattrırıp kanlar içinde yerken fotoğraf çektirenler de var.
    Yaşam tarzları her ne kadar inandıklarını düşündükleri din ile uyumlu olmasa da ayrıca bu hayvanlara da bu şekilde davranmaları gerçekten gereksiz. Fotoğraflar paranın malesef her kapıyı açabileceğini gösteriyor.
    Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar gibi ülkelerde yaşayan zenginlerin son modası da artık besledikleri bu vahşi hayvanlarını, son model pahalı arabalarına bindirerek şehirde gezdirip, gösteriş turu atmak. Besledikleri hayvanlar grubunda ise, şahin, timsah, çita, aslan, kaplan, maymun gibi vahşi hayvanlar bulunuyor.
   

2 Nisan 2015 Perşembe

Sürüngenlerin İlginç Üyeleri; Gekolar (Gecko)...

    Gekogiller familyası adında bir grubun üyeleri olan Gekolar (Geckos), kertenkelelerden farklı özelliklere sahip ilginç canlılardır.
    Gececil bir kertenkele ailesinin akrabaları olan gekolar sıcak iklim canlılarıdır ve sesi, damaklarına dillerine vurarak ses çıkartmayı severler. 1,5 cm olan boyutlarda gekolar olduğu gibi 60 cm boyunda olanları da vardır. Çok iyi tırmanan sürüngenlerdir.
    Gekoların en büyük ve ilginç özelliği ise, göz kapaklarının olmayışı ya da göz kapaklarının hareketsiz oluşu şeklinde açıklanabilir. Gözlerini kırpamayan gekolar, gözlerine yapışan tozu ve diğer maddeleri temizlemek için ilginç bir yöntem ile dillerini kullanırlar. Dilleri ile gözlerini sürekli yalayıp, hem nemli gözlerini nemli tutmayı, hem de gözlerini kirden arındırmayı başarırlar.
    Ancak Leopar Gekosu ismi verilen gekogillerden bir canlı olan bu sevimli yaratığın göz kapakları hareketlidir. Yine bu ailede 30 civarı farklı tür ilginç bir şekilde evrimleşerek, diğer gekolara nispeten göz kapaklarının hareketli olması sağlanmıştır. Normal gekolar (Gecko) Akdeniz ülkelerinde görülürken, Leopar Gekosu Asya nın çöllerinde, Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerde görülebilir. Çöl iklimi gereği bu canlıların gözlerini kapatabilmeleri çok önemlidir.
    Çeşitli böcekler ve fareler bu canlıların besin zincirini oluşturur. Her 3-4 ay da bir olarak ilginç bir şekilde ağızlarında bulunan 100 dişi birden değiştirebilirler. Diğer sürüngenler gibi tehlike anında ve gerektiğinde kuyruklarını bırakarak, daha sonra yeni kuyruk oluşturabilirler. Çiftleşme dönemlerinde eşleri onları ısırırsa yine tehlike anındaki gibi kuyruklarını bırakabilmektedirler.